İl Başkanımız Aziz Babuşçu, Türktime’dan Kübra Ağaçyetiştiren’in Demokratik Açılım, Kültür Başkenti, Sarıgül hareketi ve gündeme ilişkin diğer konularla ilgili sorularını cevapladı. Türkiye'nin demokratikleşme çabalarını değerlendiren İl Başkanımız, Türkiye'nin demokratik açıdan eskiye kıyasla çok ileri bir noktada olduğunu söylerken, fikir özgürlüğü ve teşebbüs özgürlüğünün yanı sıra temel hak ve özgürlükler açısından da her gün daha fazla mesafe kaydedildiğini belirtti. Bu süreçte yapılan çalışmaların hukuk devleti ilkesine bağlı olarak, kurumların karşılıklı uyumu ve işbirliği ile yürütüldüğünü ifade eden İl Başkanımız, "Atatürk’ün hedef gösterdiği muasır medeniyet düzeyinin üzerine çıkmak için, demokrasimizi evrensel standartlara uygun hale getirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Gelişmiş ülkelere bakın; hepsinde demokrasinin de gelişkin olduğunu görürsünüz. Bu anlamda, demokratikleşmeyi, aynı zamanda kalkınma ve refahın ayrılmaz parçası görüyoruz." dedi.

Demokratik açılım ile birlikte AK Parti oylarında düşüş olduğu yönündeki iddiaları da cevaplayan İl Başkanımız, "Biz demokratik açılımı oy kaygısıyla değil, bu ülke insanının ihtiyacı ve mutluluğu için istiyoruz. Küçük hesapların içinde olmayız. Hatta gayet net söyledik, milletimizin mutluluğu için her türlü bedeli ödemeye de razı ve hazırız. İftira ve karalama kampanyalarına rağmen milletimiz Demokratik Açılıma büyük destek veriyor. Çünkü Millet bizi iyi tanıyor. Biz de milletimizle kurduğumuz gönül bağıyla geldik bugünlere. Siyaseti millet için ve milletle beraber yapmak en önemli ilkemiz. Dolayısıyla, milletin mutluluğu adına ortaya koyduğumuz her proje bize destek olarak dönmüştür, dönecektir.Bazı çevrelerin paniği bundan! Siz sanıyor musunuz ki CHP, MHP ve onların anlayışındaki çevreler,  “Yapmayın, demokratik açılım yaparsanız oylarınız düşer” diye yeri göğü inletiyorlar?  Tabii ki hayır. Tam tersi olacağı için!” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE DÜNYADA BARIŞIN VE İTİBARIN ADIDIR

Konuşmasında Türkiye'nin, son birkaç aydır yaptığı diplomatik ataklarla Ortadoğu'da nüfuzlu bir ülke haline gelmesini de değerlendiren İl Başkanımız, büyük bir imparatorluğun bakiyesi olan Türkiye'nin, tarihsel özellikleri, misyonu ve sorumlulukları itibarıyla büyük bir devlet olduğunun altını çizerken, büyük devletlerin, dış politikada nesne değil, merkezi bir konumda olmak ve ona göre davranmakla yükümlü olduğunu belirtti. Büyük ülkelerin dar bir çevrede politika yapma lüksleri bulunmadığını dile getiren İl Başkanımız, konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: "AK Parti iktidarı, Türkiye’yi, hem komşularıyla, hem bölgesiyle, hem AB hem ABD ile, hem doğu hem batıyla sağlıklı ve etkili ilişkiler kuran aktif ve çok boyutlu politikaların merkezi yapmıştır. Bugün Türkiye, dünyadaki gelişmeler karşısında sözü dinlenen, sözü olan ve nasıl davranacağı beklenen son derece itibarlı ve kişilikli bir noktadadır. Dış politikayı salt bir çıkar ilişkisi zeminine değil, barış, adalet ve hakkaniyet temeline dayandırmamız, hem dünya barışına katkı sağlıyor, hem de ülkemize duyulan güven ve itibarı artırıyor. Her türlü işbirliği ve diyalog ortamına katkı sağlamak, zaten kalkınma ve refah açısından da ülkemize büyük yarar sağlıyor. İyi ilişkiler, karşılıklı ticaret hacimlerini büyütüp halkları yakınlaştırıyor, kaynaştırıyor. Türkiye bugün başta komşuları olmak üzere, evrensel dünyayla eskiyle kıyaslanmayacak kalibre ve kalitede iyi ilişkilerin, barışın ve itibarın adıdır."

İSTANBUL KÜLTÜR BAŞKENTİ ÜNVANINI FAZLASIYLA HAKETTİ

İstanbul Kültür Başkenti Projesi ile ilgili görüşleri de sorulan İl Başkanımız, medeniyetleri buluşturarak barış ve kardeşliğin, her türlü etkinliğe ev sahipliği yapacak ve ilham verecek özellikleriyle kültürün ve sanatın, sahip olduğu doğal ve tarihi hazineleriyle estetik ve turizmin ezeli başkenti olarak nitelediği İstanbul'un, Kültür Başkenti ünvanını fazlası ile hakettiğini söyledi. İl Başkanımız, bu çerçevede İstanbul'u dünya vizyonuna en ideal şekilde sunmak için bu yılın önemli bir fırsat olarak görüldüğüne ve değerlendirildiğine dikkat çekti.

ERKEN SEÇİM İÇİN BİR GÜNDEMİMİZ YOK

Turktime'ın gündeminde erken seçim tartışmaları da vardı. İl Başkanımız, "Kulislerde erken seçim söylentileri var siz AK Parti il teşkilatı olarak seçimlere mi hazırlanıyorsunuz. Bugün seçim olsa İstanbul da oy oranınız ne olur?" sorusuna şu cevabı verdi: "Bizim için seçime hazırlanmak konjonktürel değil ilkesel bir durumdur. Bu da, bir seçimin yapıldığının ertesi gün diğer seçim için hazırlanmaya başlamaktır. Erken seçim diye bir gündemimiz yok. Başbakanımız bu konuda gayet net açıklamalarda bulunmuştur. Bize gelince, biz her an bir seçim bilincini taşıyoruz zaten. Tarihler bizim için anlam ifade etmiyor. Biz İstanbul teşkilatı olarak hep büyük başarılara imza attık. İstanbul Türkiye’dir bilinciyle hareket ediyoruz. Anketleri, şunun bunun tahminlerini de ölçü almayız. Bizim için en güzel anket, sandıktan çıkacak sonuçtur ve milletimiz bizi hep onurlandırmıştır. 2011 seçimlerine çok daha ayrı bir önem veriyoruz ve bu doğrultuda çalışıyoruz. AK Parti seçimden çok büyük bir başarıyla çıkacaktır. Bundan da kuşkumuz yoktur."

İl Başkanımız, bazı medya organlarının, AK Parti'nin örtülü olarak Mustafa Sarıgül'e destek verdiği yönündeki iddialarını ise "Komik" diye niteledi. İl Başkanımız konuşmasını, "Çünkü biz, böyle küçük hesapların içine girmeyecek kadar büyük bir partiyiz. Biz başkalarının söylediğine, yaptığına değil, kendimize bakarız, milletimiz için yaptıklarımıza bakarız. Biz tepkisel değil, ufku, vizyonu, davası ve derdi olan bir partiyiz. Milletimiz bunu çok iyi bildiği için bize büyük teveccüh gösteriyor. Dolayısıyla küçük dedikodu ve iftiralarla uğraşacak vaktimiz yok. " ifadeleri ile noktaladı.